Uzayın büyük bir bölümünü kaplayan ve gizemli şekilde olması gerekenden çok daha az galaksiyi barındıran Çoban Boşluğu, bugün bile astronomların dikkatini çeken ve nasıl olduğuna dair sorularla kafaları karıştıran bir bölge.
Işık kirliliğinin olmadığı bir noktadan gökyüzüne baktığımız zaman uzayın sanıldığı kadar karanlık olmadığı, neredeyse gökyüzündeki her noktanın bir yıldızdan gelen ışık tarafından işgal edildiğini görürüz. Peki, gökyüzüne baktığımızda gördüğümüz gibi uzayın her noktasında da yıldızlar ve galaksiler mi vardır? Bu soruya verilecek tek cevap şudur: Kesinlikle hayır.
Boötes Boşluğu olarak da bilinen Çoban Boşluğu, uzayın ne kadar boş ve karanlık olabileceğinin en iyi örneklerinden birisidir. Bilinen evrendeki en büyük boşluklardan birisi olan bu gizemli alan, yaklaşık olarak Dünya’dan 700 milyon ışık yılı uzaklıkta bulunur ve tam 330 milyon ışık yılı çapındadır. Yani bir diğer deyişle bu devasa alan gözlemlenebilen evrenin %0,27’sini kaplamaktadır.
İlk olarak 1980’li senelerde keşfedilen ve incelenen Çoban Boşluğu, devasa büyüklükte olmasına rağmen yalnızca 60 galaksiye ev sahipliği yapmaktadır. Uzayın diğer noktaları ile bu alanı kıyasladığımız zaman bu kadar büyük bir alanda en az 2000 galaksinin, yani trilyonlarca yıldızın bulunması gerektiği sonucuna varıyoruz. Astronom Greg Aldering, boşluğun sıra dışı durumunu anlatmak adına şöyle söylemişti: “Eğer Samanyolu Galaksisi Boötes Boşluğu’nın merkezinde bulunsaydı, 1960’lı yıllara kadar içinde bulunduğumuzdan başka galaksinin var olduğunu bilemeyecektik.”
Çoban Boşluğu nasıl oluştu?
Peki bu devasa boşluk nasıl oluştu? Bilim insanları, diğer tüm büyük boşluklarda olduğu gibi evrenin ilk dönemlerinden beri mevcut olan devasa boşlukların zaman içerisinde birleşerek bu alanı oluşturduğunu düşünüyor. Lambda-CDM modelinde belirtildiği gibi evrenin yaşı ilerledikçe genişleme hızının da artması, bu gibi devasa boşlukların daha kolay oluşmasını ve zaman içerisinde hızlanarak büyümesini sağlıyor. Ayrıca bu model, bundan milyarlarca yıl sonra birçok galaksinin boşlukta kalacağı fikrinin de ortaya çıkmasını sağlamıştı.
Yorum bırakın